

Rönesans Enerji, 189 MW’lık rüzgar projesi için Nordex Grubu ile ortak oldu
Türkiye’nin önde gelen gruplarından Rönesans Holding’in iştiraki Rönesans Enerji, Nordex Grubu ile birlikte üç rüzgar türbini projesine yaptığı kilometre taşı yatırımıyla ülkenin yenilenebilir enerji hedeflerine ulaşma yolunda önemli bir adım daha attığını duyurdu.
Bu proje, Fransız petrol ve gaz şirketi TotalEnergies’in geçen ay Rönesans Enerji’nin %50 hissesini satın almasının ardından Rönesans Enerji’nin ilk yenilenebilir yatırımı olacak .
Nordex’ten yapılan açıklamada, Rönesans Holding’in Almanya merkezli inşaat iştiraki Heitkamp Industrial Solutions GmbH aracılığıyla Türkiye’de simgesel rüzgar türbinleri kuracağı belirtildi.
Türkiye’nin üç ilinde (Sivas, Malatya ve Çorum) toplam 189 MW kurulu güçle yaklaşık 380.000 hanenin elektrik tüketiminin karşılanması, yıllık 370.000 ton civarında karbondioksit salımının engellenmesi planlanıyor.
Şirketten yapılan açıklamada, 2024 yılı sonunda faaliyete geçmesi beklenen türbin ekipmanlarının kule, kanat ve jeneratör üretimi de dahil olmak üzere önemli bir kısmının Türkiye’den temin edilip yerel olarak üretileceği belirtildi.
“Üç projenin tamamı, 163 metre rotor çapına sahip, 113 metrelik çelik kulelere monte edilen N163/6.X türbinleriyle tedarik edilecek. Bu türbinler 7 megawatt (MW) kapasiteyle Türkiye’de ticari olarak bulunabilen en yüksek kapasiteye sahiptir.”
Şirketin yönetim kurulu başkan yardımcısı Emre Hatem, Rönesans Enerji’nin şu anda 6 hidroelektrik santral projesiyle toplam 166 MW kurulu güce sahip olduğunu söyledi.
Rönesans Holding’in net sıfır emisyon yolculuğunda yenilenebilir enerji yatırımlarının konumuna dikkat çeken Erdoğan, “Bu anlaşmayla net sıfır emisyon yolculuğumuzda önemli bir adım atarak ülkemizin yenilenebilir enerji kapasitesine ulaşmasında etkin rol üstlendik” dedi. Rüzgar enerjisinde.”
“Yüzde 100 yenilenebilir enerji portföyüyle büyümeye devam etmeyi hedefliyoruz ve Türkiye’nin ilk üç yeşil enerji şirketinden biri olmayı hedefliyoruz” dedi.

Türk ve İtalyan dışişleri bakanları ikili ilişkileri görüştü
Türk diplomatik kaynaklarından alınan bilgiye göre, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve İtalyan mevkidaşı Antonio Tajani Salı günü ikili ilişkileri görüşmek üzere bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Kaynaklar, Fidan ve Tajani’nin artık çökmekte olan Karadeniz tahıl anlaşması da dahil olmak üzere bölgesel meseleler hakkında görüş alışverişinde bulunduklarını da sözlerine ekledi. Anlaşma, devam eden çatışma sırasında Ukrayna’nın tahıl sevkiyatlarının Karadeniz limanlarından güvenli bir şekilde geçişine izin vermek için geçen yıl Rusya ile Ukrayna arasında Ankara ve BM tarafından arabuluculuk edildi.
Fidan, 23 Temmuz’da düzensiz göçle mücadelede sürdürülebilir çözümler bulmayı amaçlayan Roma’daki Uluslararası Kalkınma ve Göç Konferansı’na katıldı.
Türkiye ve İtalya, göç konusunda ortak zorluklarla karşı karşıyadır. Roma etkinliğinde, iki ülke, 20’den fazla ülke ile birlikte, kolektif eylem için stratejik, kapsamlı, kapsayıcı, çok yıllı bir platform olan “Roma Sürecini” başlatma konusunda anlaştılar.
Süreç, zorla yerinden edilmenin temel nedenlerini ele almayı ve daha geniş Akdeniz bölgesi, Orta Doğu ve Afrika genelinde düzensiz göç ve insan kaçakçılığını önlemeyi ve bunlarla mücadele etmeyi amaçlıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İtalya Başbakanı Giorgia Meloni de konuyu geçen ay Vilnius’ta düzenlenen NATO zirvesinde ele aldılar.
Türkiye ve İtalya, Akdeniz havzasında ortak çıkarları, ortak tarihi ve ortak değerleri paylaşan iki bölgesel güçtür. Bu açıdan Türk-İtalyan ikili ilişkilerinin Türk Dışişleri Bakanlığı’na göre stratejik ortaklık olarak tanımlanması uygun olacaktır.
Türkiye ve İtalya, bölgesel ve küresel sorunlara da çözüm bulmak için birlikte çalışıyor. Afganistan’dan Lübnan’a kadar geniş bir coğrafyaya barış ve istikrar getirmek için iki ülke işbirliği yapıyor.
İtalya şu anda Türkiye’nin dördüncü büyük ticaret ortağıdır. Mevcut işbirliği alanları arasında enerji, savunma sanayi, turizm, altyapı, otomotiv ve kimya yer alıyor, ancak ekonomik ve ticari ilişkilerin daha da geliştirilmesi için hala büyük bir potansiyel var.

Türkiye’nin BAE’ye ihracatı 7 ayda 2,5 milyar dolara ulaştı
Türkiye’nin Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yönelik ihracatı, bu yılın ilk yedi ayında 2,5 milyar dolar (67,5 milyar TL) seviyesine yükseldi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından derlenen verilere göre, bu dönemdeki ihracat, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 30,9 artış gösterdi.
Bu verilere göre, Birleşik Arap Emirlikleri, Türkiye’nin yedi aylık ihracatında en fazla paya sahip olan 13. ülke oldu. En yüksek ihracat rakamını ise 10,9 milyar dolarla Almanya elde ederken, bunu sırasıyla 6,9 milyar dolarla ABD, 6,6 milyar dolarla İtalya, 6,4 milyar dolarla İngiltere ve 5,7 milyar dolarla Fransa izledi.
BAE, Türkiye’nin ihracatını en fazla artırdığı beşinci ülke konumunda bulunuyor. BAE’ye yapılan ihracat miktarı bu dönemde 580,2 milyon dolarlık bir artış kaydetti.
Sektörel bazda incelendiğinde, kuyumculuk sektörü yılın ilk yedi ayında 971,2 milyon dolarlık ihracatla BAE’ye en fazla ürün gönderen sektör oldu. Kuyumculuk sektörünü sırasıyla 156,9 milyon dolarla kimyevi maddeler ve ürünler, 123,6 milyon dolarla elektrik ve elektronik ürünleri, 107,5 milyon dolarla hububat, bakliyat ve yağlı tohum ürünleri, ve 100,6 milyon dolarla su ürünleri yetiştiriciliği ve hayvansal ürünler takip etti.
Özellikle kuyumculuk sektörü, sektörel bazda en büyük ihracat artışını gerçekleştiren sektör olarak öne çıkıyor. Bu dönemde Türkiye’nin BAE’ye yaptığı mücevherat ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre 420,9 milyon dolarlık büyük bir artış kaydetti.
BAE’ye yapılan ihracatta kuyumculuk sektörünü sırasıyla 16,1 milyon dolarla elektrik ve elektronik sektörü, 12,9 milyon dolarla makine ve aksamları, 10,2 milyon dolarla otomotiv sektörü ve 6,6 milyon dolarla iklimlendirme sektörü takip ediyor.
İhracat, özellikle belirli bölgelerden yönlendiriliyor: İstanbul 1,4 milyar dolar, Çorum ili 384,6 milyon dolar, İzmir 97,9 milyon dolar, Gaziantep 76,5 milyon dolar ve Bursa 70,0 milyon dolar ile BAE’nin ithalat sahnesine katkı sağlayan başlıca şehirler oldu.
Son 24 ay içinde, Türkiye ile BAE arasındaki ikili ilişkiler hızla gelişerek ticaret ve ekonomi alanında güçlü bir şekilde ilerlemiştir. Küresel zorluklarla mücadele edilen COVID-19 pandemisinin ardından, bu ülkeler arasındaki uyumlu diplomasi çabaları özellikle ticaret alanında olumlu sonuçlar doğurarak ilişkileri daha da kuvvetlendirmeyi amaçlamıştır.
Bu süreçte, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BAE’ye gerçekleştirdiği son ziyaret önemli bir kilometre taşı olmuştur. Bu ziyaret sırasında, 50,7 milyar dolarlık büyük bir anlaşma imzalanmış ve bu da işbirliğinin gücünü teyit etmiştir. Anlaşma enerji, ulaştırma, altyapı, lojistik, e-ticaret, finans, sağlık, gıda, turizm, gayrimenkul, inşaat, savunma sanayi gibi bir dizi alanda işbirliğinin daha da derinleştirilmesini öngörmüştür. Bu alanlarda yapay zeka ve ileri teknolojiler de vurgulanmıştır.